Kısa kolon etkisinden kurtulmak icin derin kirisleri bile dikkate almak gerekir. Örnegin kat yuksekligi 3.00 metre olan bir katta tum kirisler 30/50 ise kirisin bir tanesi 30/70 ise, o kirisin bagland...Kısa kolon etkisinden kurtulmak icin derin kirisleri bile dikkate almak gerekir. Örnegin kat yuksekligi 3.00 metre olan bir katta tum kirisler 30/50 ise kirisin bir tanesi 30/70 ise, o kirisin baglandigi kolonlarda kolon etkili boyunu 300-70=230cm almak ve etriyeye esas kuvveti 230cm serbest boya gore hesaplamak gerekir. Diger 30/50 kirislerin baglandigi kolonlarda ise eyriye hesabi 300-50=250 cm e gore yapilabilir. Kat yuksekligi 300 cm diye düsunülerek tum kolonlsrin etriye hesabi 250 cm'e gore yapılırsa, 70cm yuksekligindeki kirisin baglandigi kolonlar kısa kolon durumuna düşer etriye yetersiz hale gelir.
Şeytan ayrıntidadır. Bazen küçük bir ayrıntiyı betonarme paftasinda belirtmemiş/cizmemiş olmanız guzel bir tasarımı berbat edebilir. Paftalarda öyle ayrıntılara yer vermelisiniz ki, usta ya...Şeytan ayrıntidadır. Bazen küçük bir ayrıntiyı betonarme paftasinda belirtmemiş/cizmemiş olmanız guzel bir tasarımı berbat edebilir. Paftalarda öyle ayrıntılara yer vermelisiniz ki, usta yada isçi o paftayi eline aldiginda tasarimciya, şantiye sefine hiç bir şey sormadan imalatı yerinde tatbik edebilmeli. Verilen detaylarda tam olmalı. " Paftada yok ama yerinde yaparlar" gibi bir bakış mühendislikle bağdaşmaz.
Betonarmede eger aderans saglanmaz ise yani beton ile celigin beraber calismasi saglanmaz ise, donati betondan sıyrilirsa butun hesaplar çöpe gider,Ne kadar iyi tasarlanmış bir proje olursa ols...Betonarmede eger aderans saglanmaz ise yani beton ile celigin beraber calismasi saglanmaz ise, donati betondan sıyrilirsa butun hesaplar çöpe gider,Ne kadar iyi tasarlanmış bir proje olursa olsun. Celigin betondan siyrilmasini nasil önlersiniz? Kolonlara yeterince giren kiris donatiları ile, kirislerde kolonlarda milimetrik olarak yapilan uç gonyelerle, en ust kat kolon dusey donatilarinin ust uçta yapilan gönyeleriyle saglarsiniz.
Bilfiginiz uzere yüksek sünek sistemlerde, bir düğüm noktasına birlesen kolonların moment kapasitesi aynı düğüm noktasina birlesen kirişlerin moment kapasite toplaminin en az 1,2 kati olmalidir. Y...Bilfiginiz uzere yüksek sünek sistemlerde, bir düğüm noktasına birlesen kolonların moment kapasitesi aynı düğüm noktasina birlesen kirişlerin moment kapasite toplaminin en az 1,2 kati olmalidir. Yani (Must+Malt)=>(Msol+Msag)×1.2 Amackolonlarin kirislerden guclu olması ve tasarim depreminde yada tasarim deoreminden daha büyuk depremlerde sistemin mekanizmaya dönüsmemesi, plastik mafsallarin once kirislerde oluşmasi, kisaca maksat bu. İnsaat muhendislerinin kullandiği yazilımlarda bu kontrolü yapmakta ve güçlü kolon kontrolünün saglanip saglanmadiğını tasarimciya bildirmekte. Deprem aninda(tasarım yada tasarimdan daha büyuk deprem) elemanlar kapasitesine ulaştiktan sonra(egilme kapasitesi) plastik mafsal olusur ve o nokta(kiris ucu mesela) donmeye baslar, kiris moment kapasiteleri kolonlardan kücük oldugundan , önce kiris uçları mafsallaşir(plastik mafsal=egilme kapasitesi neyse onu taşır, daha buyuk momentlerde, kapasite momentini tasimaya devam ederken döner, moment hiç bir zaman sıfir olmaz). Kıris uclari mafsallastiktan sonra kolon uclari egilme kapasiteleri daha büyuk oldugundan kolon uclarinda mafsallasma gorulmemesi gerekir ki bu sekilde sistemin stabilitesi sağlanır. Ancak kiris uclari egilme kapasitesine ulastiktan sonra ek moment almasa da fazla moment bu noktalarin donmesine/şekil degistirmedine sebep olur, deprem etkisi buyudukce de donme artar bu noktaya birlesen kolonlarda da dogal olarak moment artar. Burada akla şu soru gelir: Evet kiris egilme kapasitesini asinca uc nokta plastik mafsal haline geliyor, donuyor ama moment arttiginda/artmaya devam ettiginde belli sure sonunda kolon ucunda da plastik mafsal olusacak ve stabilite bozulacak, dolayisiyla kolon egilme kapasitesinin kiristen epey yuksek olmasi gerekir ki kiris ucu mafsallassin, dönsun ama kolonda hala plastik mafsal olusmasın, yani akla gelen soru, acaba kolon egilme kapasitelerinin , kiris egilme kapasitelerinden 1,2 kat fazla olmasi yeterli mi? u oran daha buyuk olmali, 1,4 yada 1,5... Bu oran ne kadar buyuk olursa kolon uclarinin mafsallasmasi o kadar zor olur ve plastiklesen kiris uclarinda deprem enerjisi kolon uclarina sirayet etmeden tuketilebilir. Bu baglamda muelliflerinde bu orani, yani guclu kolondaki, dugum noktasina birlesen kolon egilme kapasitelerinin, kiris egilme kapasitelerine oranini 1,4 yada 1,5 seviyelerinde tutmalari yararlidir. Bu durumda ilgili ya,ilimlarinda bu orani tasarimci insaat muhendise bildirmesi gerekir ki, muhendis karar verebilsin. Halihazirda yazilimlar guclu kolon saglanir yada saglanmaz diye bir rapor sunmakta bir deger vermemektedir. Yazilimlarinda kendilerini yenilemeleri, bu orani kullanicilarina sunmalari onemlidir. Lisans sahiplerininde bu oranin sayisal degerinin acikca belirtmesi icin yazilim firmalarina talepte bulunabilirler.
Egilme momenti, cekme kuvveti gibi etkiler sunek davranisa sebep olur. Kesme kuvvrti, zimbalama, badinc kuvveti gibi etkiler ise gevrek davranışa sebep olur. Yani bir bina da moment hasari ani gocmeye...Egilme momenti, cekme kuvveti gibi etkiler sunek davranisa sebep olur. Kesme kuvvrti, zimbalama, badinc kuvveti gibi etkiler ise gevrek davranışa sebep olur. Yani bir bina da moment hasari ani gocmeye sebep olmaz, hasara sebep olur. Mesela bir kirisin aciklik alt donatisindan bir iki tane donatiyi çalarsaniz/eksik atarsaniz o kiriste ortada duseyde egilme catlaklari gorursunuz ama ani gevrek kirilma görmezssiniz. Donati eksik oldugundan diger donatilar daha fazla uzamistir/akmıstir dolayodiyla sekil degişikliği ortaya çıkmıştir. Ayni kiriste etriye calarsaniz 10 cm yapmaniz gereken etriye araligini 25cm, 30 cm yaparsaniz o kiriste kesme kirilmasi olusur, o kiriste ani kırilma olusur, buyuk kesme catlaklari gorursunuz, beton parcalarinin hemen asagi düstugunu gorursünüz. Sonuc olarak egilme hasari tercih edilen hasardir, olacaksa egilme hasari olsun cünku ani gocme, kirilma olmaz. Buradan su sonucu da cıkarabiliriz, uygulamalarda duz donatilardan çok kesme donatilarina yani etriyelere, cirozlara önem vermek gerekir. Kiriste bir tane alt duz eksik yada 2 tane mesnet donatisi eksik diye ani kirilma/gocme yasanmaz. Ama etriye eksik diye ani kırılma/göçme yasanır.
Kısa kolon etkisinden kurtulmak icin derin kirisleri bile dikkate almak gerekir. Örnegin kat yuksekligi 3.00 metre olan bir katta tum kirisler 30/50 ise kirisin bir tanesi 30/70 ise, o kirisin bagland...Kısa kolon etkisinden kurtulmak icin derin kirisleri bile dikkate almak gerekir. Örnegin kat yuksekligi 3.00 metre olan bir katta tum kirisler 30/50 ise kirisin bir tanesi 30/70 ise, o kirisin baglandigi kolonlarda kolon etkili boyunu 300-70=230cm almak ve etriyeye esas kuvveti 230cm serbest boya gore hesaplamak gerekir. Diger 30/50 kirislerin baglandigi kolonlarda ise eyriye hesabi 300-50=250 cm e gore yapilabilir. Kat yuksekligi 300 cm diye düsunülerek tum kolonlsrin etriye hesabi 250 cm'e gore yapılırsa, 70cm yuksekligindeki kirisin baglandigi kolonlar kısa kolon durumuna düşer etriye yetersiz hale gelir.
C25 kullanilan binalarda, C30 kullanilan binalarda, C40 kullanilan binalarda ayni deprem guvenligine sahip sekilde tassrlanip imal edilebilir. Yani C40'a gore tasarlanan binanin deprem dayanimı, C30...C25 kullanilan binalarda, C30 kullanilan binalarda, C40 kullanilan binalarda ayni deprem guvenligine sahip sekilde tassrlanip imal edilebilir. Yani C40'a gore tasarlanan binanin deprem dayanimı, C30'a gore tasarlanan bir binanin deprem dayanımından daha iyi diyemezssiniz. Sorun sudur: Projede gosterilen beton dayaniminin, yerinde/uygulamada saglanamasidir, deprem guvenligini bu bozar. Projede C30 beton gorunuyor ve yerinde bu beton kullanilmissa bina yonetmelige uygundur. Projede C25 gorunup yerinde de bu beton dayanimi saglanmissa bina yonetmelige uygundur. Ama projede C45 gorunup yerinde C35 beton varsa işte sorun budur.
Sadece bina insaa edilirken demir(donati) kontrolü kalıp kontrolü, beton kontrolü için sahaya gidilmez. Bina ilk tasarima başlarkende tasarimci insaat mühendisi zemin etüdü yapılirken sahaya gitmeli...Sadece bina insaa edilirken demir(donati) kontrolü kalıp kontrolü, beton kontrolü için sahaya gidilmez. Bina ilk tasarima başlarkende tasarimci insaat mühendisi zemin etüdü yapılirken sahaya gitmelidir. Baska bir sehir için bile tasarım yapsa mutlaka tasarimini yapacagı binanin oturacagi yeri zemin etudu yapilirken gormelidir. Tasarima baslamadan önce kotları görmelidir, tasarimini yapacagi binanin oturdugu topragi eline almalı bakmalidir, sahada dolasmalidir, en az bir spt testinde tij nasıl giriyor görmeli, alinan numuneyi görmelidir. Bu isler icin yarım saatini ayırmalıdır. İşi bitince burosuna gidip tasarıma başlayabilir. Tasarim yapacagi bina baska sehirde ise ve araziyi görme şabsi yoksa, zemin etudunde bulunma şansi yoksa muhendis o işi almamalıdır.
Yüksek sünek sistemlerde kolon kiris birlesim bolgesi kesme guvenligini(kusatilmis_kusatilmamis kolon kontrolü) tasarim asamasinda ve uygulama denetimi asamasinda saha da çok iyi tetkik etmek gerek...Yüksek sünek sistemlerde kolon kiris birlesim bolgesi kesme guvenligini(kusatilmis_kusatilmamis kolon kontrolü) tasarim asamasinda ve uygulama denetimi asamasinda saha da çok iyi tetkik etmek gerekir. Eger gerrkli ozen gosterilmez ise kolon mesnetinde olusacak maximum yatay kuvvet kolon birlesimine kesme kuvveti olarak etkir ve kolonu keser dokayisiyla ani kirilma ve göcme olusur. Bu baglamda kiris alt/üst mesnet bolgesindeki alt ve ust donatilar uygulamada caplari ve sayilari ve uzunluklari birebir ayni olmalidir.Uygulamada bu durum cok iyi kontrol edilmelidir. Uygulamada ust mesnete atilacak 1 adet fazla donati o kiristeki kesme yatay kuvvet degerini artirır ve kolon birlesiminde olusacak/olusabilecek kesme kuvvetinin daha buyuk olmadini saglar/saglayabilir. Bu durumda daha kucük kuvvete gore tasarlanmis kolon kiris birlesim bolgesi kesme kapasitesinin asilmasina ve birlesim bolgesinin kesme hasarins ugramasina sebep olur. Yuksek sunekk sistemlerde kiris mesnetine atilan eksik mesnet fonatisi bu kadar buyuk soruna yol acmaz ama kiris mesnetine stilan fazla donati gevrek kirilmaya/gocmeye sebep olur/olabilir. Kontrollerde kiris mesnetlerine atilmis olan fazla donati yada daha büyük cap donati yerinden cikarilmalidir. Fazla donati atmaniz zarari telafi edilmez, guvenlik falan saglamaz, tam tersi iyi bir tasarim yapilmis binayi tehlikeye sokar.
Dün Marmara denizinde olan 5.0 büyüklüğundeki deprem bize şunu gösterdi: Vatandaş inşaat mühendislerine güvenmiyor. Normal sartlarda 5.0 buyuklügundeki bir depremde hayat kesintisiz devam eder, kimse...Dün Marmara denizinde olan 5.0 büyüklüğundeki deprem bize şunu gösterdi: Vatandaş inşaat mühendislerine güvenmiyor. Normal sartlarda 5.0 buyuklügundeki bir depremde hayat kesintisiz devam eder, kimse panik atak geçirmez, kimse korkuyla evinden, marketten, berberden kacarak çıkmaz, kimse balkondan atlamaz. Demek ki insanlar insaat mühendisine güvenmiyor. Ama projeye güvenmiyor, ama uygulamaya güvenmiyor, ama denetime güvenmiyor. Sonuçta vatandaş insaat muhendisine güvenmiyor.1999 depreminden sonra, depreme dayanikli kentler konusunda fazla ilerleme malesef kaydedemedik. Öyle kötu denetlenen/denetlendigi sanilan binalar var ki yakın tarihte bunlardan bazıları dönüşume girmek zorunda kalacak. Kisaca yeni yaptıgimız binalari bile dogru düzgun yapamiyoruz. Coğu insaat muhendisi dahil hala tasarimın, denetimin ciddiyetinde malesef degil. Beton dökulürken santiye binasinda cay icen denetci muhendis var, beton dokuldüğünden haberi olmayan yapi denetim firmalari var, binanin rengiyle 20cm lik motif cikmayla ilgilendikleri kadar statik/dinamik projelerle ilgilenmeyen belediyeler var, insaat muhendisi olmayan belediyeler var.... Bu sartlarda kısa vadede depremle başetmemiz zor gorunuyor. İnşaat muhendislerine güvenmeyen vatsndası çok iyi anliyorum. İşin kotü tarafı inşaat mühendislerine güvenmemekte haklılar...
Paylaşılacak Platformu Seçin